ÇOCUKLAR VE ÇOCUK RUHLULAR İÇİN MÜNİH'TE GEZİLECEK YERLER
Münih, kısa ve mızmız gezi tarzımızı hak etmeyen çok sayıda şahane mekanı barındırıyor. Ancak, şartlar malum. Çocuklu ve hızlı şekilde gezmemiz gerek. O halde gün içinde en verimli gezi planını yapmak elbette anne kaza düşüyor.MARIENPLATZ
Marienplatz 1158 yılından bu yana Münih şehrinin ana merkezi olan bir meydan. Yaya yolu olarak bırakılmış uzun bir caddeyle kentin kalbi olarak konumlandırılmış bu meydana metroyla ulaşabilir ya da caddenin başında ve sonundaki otobüs ve tramvay duraklarını kullanarak gezebilirsiniz.Fantastik edebiyat düşkünü şanslı azınlıktan iseniz, hemen her Avrupa kentinde olduğu gibi bu kentteki eski binalar sizi ayrı bir büyüleyecektir. Tıpkı belediye binasının girişine yapışmış bronz ejderha detayında olduğu gibi...
Marienplaz'ın her yeri birbirinden güzel mağazalarla donatılmış durumda. Caddenin çevresinde tarihi binalar ve kiliseler yer alıyor. Ana cadde üzerinde yemek mekanı bulmak ise biraz güç. Kente ilk defa geliyorsanız, güzel yemek yerlerini keşfetmek için yan sokakları da keşfetmeniz gerekecektir. Elbette bir önceki yazıda belirttiğim yerlere de göz atabilirsiniz.
Münih'in birçok yerinde ayaküstü birşeyler içip atıştırabileceğiniz mekanlar mevcut. Bunlar birçok kişi için çok cazip görünse de, gezi yazılarının başlıklarından anlaşılacağı üzere, 5 yaşında bir yercücesiyle gezinti yapıyor olduğumuzdan hiçbirinin deneyemedik. İçimizde kaldı; bu yazıyı okuduktan sonra oralara gidip takılacak arkadaşlar bir tek de bizim için atsın :)
MÜZELER
Münih'te onlarca müze ve sanat galerileri yer alıyor. Seyahatimizi planlarken, gerçekçi olmak gerekirse sadece bir tane sanat müzesi hakkım olabileceğini biliyordum. Ben de birbirinden güzel sergiler barındıran Pinakothek Müzeleri arasından 19. Yüzyıla ait 400'den fazla eserin sergilendiği Neue Pinakothek Müzesini seçtim ve ziyaret sırasında büyülendim!Müzedeki eserleri takdir etmek ve onların ruhunuza dokunmasına izin vermek için illa entelektüel bir bilgi birikiminiz olması gerekmiyor. En genci 200 yıl önce yapılmış bu eserlerin hala taptaze, en iyi fotoğraf makinasının yansıtabileceklerinden bile daha canlı sunduğu sahneler ve portreler insanoğlunun becerisine ve hayalgücüne daha fazla saygı duymanızı sağlıyor.
Yine de, keşke "lisedeki sanat tarihi derslerimde dalga geçmeseydim" diyorsunuz. Bazı tablolara bakarken onların ardındaki hikayeyi daha fazla merak ediyorsunuz. Hele bir de böyle şahane şekilde sunulmuşsa bu eserler, müzede geçirdiğiniz dakikalar size yetmiyor.
Estetik bir göze sahip olmak, her incelikli ruh için bir ihtiyaç. Her ne kadar benim gibi "Bak yavrum, bunu çizen amcanın adı Van Gogh'muş" demenin ötesinde birşey bilmiyorsanız da, yercücelerinizin de güzel eserlere karşı bir beğeni geliştirmesi için basit paylaşımlar yapabilirsiniz. Derişko'nun en sevdiği renkler mavi ve turuncu. "Bak yavrum, ressam iki rengi ne güzel kutu kutu yapıp karıştırmış..." Kısa süre sonra o velet kendi cümleleriyle sanatı takdir etmeye başlıyor.
"Bak annesiii... Bir diş perisi!"
Hemen ardından oyunda bir sonraki aşamaya geçiliyor.
Müzede sergilenen eserlere ait bilgiler kitap halinde müze mağazasında satılıyor. Kendim için harcadığım en güzel 18 Euro ile nefis bir kitap alıp Derin'in mızmızlanmasıyla kaçırdığım diğer güzel eserleri ve onların kısa hikayelerini kitaptan okumaya niyet ederek bu güzel binadan ayrılıyorum.
19. Yüzyıl eserlerinin sergilendiği Neue Pinakothek ile 14-18.yüzyıl arası 700'den fazla eserin sergilendiği Alte Pinakothek binaları karşılıklı. Modern çağ eserlerinin yer aldığı Pinakothek Der Moderne ise diğer köşede. Hepsine ait bilgiye topluca bu adresten ulaşabilirsiniz: http://www.pinakothek.de/en/home
HAYVANAT BAHÇESİ
Müzede benim iç geçirmelerime - ve hızlıca yaptığımız moda çekimlerine! hihihiiii - olabildiğince tolerans gösteren mızmız ekip üyemiz için çocuk doğurmadan önce asla gitmem dediğim bir mekana gitmey mecbur kalıyorum: Hayvanat Bahçesi!
Kimse bana birkaç insan fotoğraf çekip meraklı gözlerle bakacak diye bir canlının doğal ortamından kopartılıp esaret içinde yaşamasını haklı gösteremez. Bu nedenle, çocukken ABD'de gittiğim (bkz: denizci baba - gezgin terzi genetik özellikleri...) ve sadece trenle gezilebilecek kadar devasa bir hayvanat bahçesi ortamı dışındaki bir mekana gitmek hiç hoşuma gitmiyor.
Yine de, kocaman ve ferah bir ortama yayılmış bu parkın dünyanın birçok yerindeki hayvanat bahçelerine kıyasla daha "insani" olduğunu söylemek durumundayım.
Hayvanat bahçesinin en güzel yanı, çocuk arabasıyla gezmeyen bizler için, girişte kimliğiniz ve 5 Euro karşılığı kiralayabileceğiniz bu eğlenceli taşıma aracıydı.
"Paşa Torunu ve Köle Babası"
Ama bir süre sonra, aracı sadrazam kayığına döndüren o velet "baksanıza gökyüzü ne kadar da güzelmiş" derken, kendinizi kırmızı popolu maymunlara anlamsızca bakarken bulabilirsiniz.
"Terbiyesiz Adam"
"Kırmızı Popolular"
Oldukça büyük bir alana yayılmış olan parkın en uç noktasında güzel bir çocuk parkı ve sizler için rahatlayıp birşeyler yiyip içebileceğiniz geniş bir restoran alanı bulunuyor. Vakit kaybetmeden ayaklarımızı dinlendiriyoruz! :D
HERKES İÇİN EĞLENCELİ: DEUTSCHES MUSEUM
Münih'te çok ilginç bir gezi mekanımız daha var: Hemen her gezi yazısında methini duyduğum teknoloji müzesi olan Deutsches Museum. Çocuklu - çocuksuz, gittiğinizde mutlaka eğleneceğiniz bir yer burası. Türkiye'deki muadili olan Koç Müzelerini iyi niyetli bir taklit olarak bırakan, devasa bir yer!Diğer müzelerde olduğu gibi, girişteki kilitli dolaplara ücretsiz şekilde bırakabileceğiniz eşyalarınızdan hafiflediğiniz anda gezmesi çok daha keyifli olan, müthiş bir müze. Yarım akıllı hevesli terzimizin -yine ve elbette!- kendin dik dolabı çekimleri de yapmaktan geri kalmadığı harika bir ortam.
Mekanın çocuklar için ayrı bir güzelliği daha var. Buranın içinde "Kids Kingdom" dedikleri ŞAHANE bir oyun alanı var. ŞA-HA-NE! Hem bilime dair çokça şeyi deneyimledikleri hem de siz ayaklarınızı dinlendirirken onların kurtlarını dökebildiği bir alan burası. Keşke daha fazla kalabilseydik... Keşke memlekette de bunun aynısı açılsa... Keşke eve de şundan bir tane koysam da bizim hamster enerjisini burada atsa...
Müze hakkında daha fazla bilgi bu adresten bulunabilir: http://www.deutsches-museum.de/en
GALERİLER
Dünyanın en güzel sanat müzelerinden birini bile hızlı adımlarla gezmek durumunda kalan bir ekip için sanat galerilerini gezmeyi düşünmek elbette hayal! Ama sokaklarında gezmek ve havalı pozlar vermek için ideal bir mekan :)
İçine giremedik. Ama dışında çok eğlendik! Ben yine de gitmek isteyenlere tanıtmış olayım. Münih'in sanırım en büyük sanat galerilerinden biri: Haus der Kunst (House of Art).
Binanın dışı pek güzeldi. İçini de gezen yazsın :) Daha fazla bilgi buradan temin edilebilir: http://www.hausderkunst.de/
Sanat galerisine gidemedik; tamam. Peki ya otomobil galerisi?
BMW WELT
"Ne sıkıcı! Burada ne işiniz var?!" diye düşünüyor olabilirsiniz. Ancak bu mekan, Avrupa'nın en çok turist ziyareti alan mekanlarından biriymiş; iyi mi?! ;-)BMW Welt, bildiğiniz BMW galerisi :) Ama sürekli farklı gösterilerin olduğu, afili bir bina. Direkt metroyla erişim sağlanabiliyor. Hemen karşısındaysa BMW müzesi var. Meraklısı için ilginç bir yer...
ENGLISH GARDEN
Münih'in en meşhur parkıymış burası. Biz kış ortasında gittiğimiz için fazla birşey ifade etmedi tabii. Yaz zamanı muhteşem olduğunu tahmin edebiliyorum. Çok geniş bir alana yayılmış olan parkın içinde yürüyemeseniz de, yercücelerinizin mutlulukla oynayacağı, sizin de sonradan göz yaşları içinde temizleyeceğiniz çamurlarla kaplı oyun alanları ile soğukta da olsa birşeyler yiyip içebileceğiniz yiyecek alanları mevcut.E yeter bu kadar! Dahasını merak ediyorsanız, umarım kendiniz de yakın zamanda gidersiniz! Bahsi geçen mekanlara toplu taşımayla nasıl ulaşılacağına dair bilgiler bir önceki yazda mevcut: Mızmız Gezginler için Münih -1
Nasıl? Kumaşçı yazısı yok mu yoksa? Yazının listelendiği dosyanın adı "Gezgin Terzi", yazının yayınlandığı sitenin alt başlığı "Kalplere Dikiş Aşkı Aşılayan Site" olur da, İrem gezi yazısına kumaşçı bilgisi eklemez mi?!
Gittim tabii! Son günün son akşamında mağazalar kapanmadan önceki son yarım saatte! Bir sonraki yazı da Münih kumaşçıları hakkında olacak. Yalnız, şimdiden söyleyeyim, göz yaşlarınızı tutamayacaksınız... Kalbi dayanamayacak olan okumasın! ;-)
Bu gezgin terziden tüm sevenlere gelsin:
http://www.kendindik.com/2014/01/munihte-bir-dikis-mabedi.html
Diğer gezi yazıları ise şu dosyada:
http://www.kendindik.com/p/gittim-geldim.html
Çok şekersin :) İyi gezmişsiniz. en çok beğendiğim fotolar ufaklığın arabada ayaklarını uzatmış yatar hali :)) Bayağı ehlikeyf beyefendi :)))
YanıtlaSiloff ne güzel gezmişsiniz :) ben olsam çocukla gidilmez derdim ama görüyorum ki gayet de gidiliyormuş, bir de masalsı anlatışınız için yıldızlı pekiyi ;)
YanıtlaSilVallahi imrendim! Ne güzel gezmişsiniz. Darısı başıma diyelim :) En çok beğendiğim bronz ejderha... O ne müthiş olmuş öyle! Ejderha detaylı kumaş arayışına mı düşsen acaba???
YanıtlaSilSüper süper bayıldım.3 çocukla gezemeyince gezenleri görmek bile keyif verdi::))Siz gezin biz görelim tabi kendi adıma şimdilik::))Bu arada blogumda tuhaf linkler,istemsiz reklamlar var,sizin blogda da görüyorum aynı linkleri.Nedir bunlar yahu haberiniz var mı??
YanıtlaSilEvet haklısınız siz bir süre daha gezemezsiniz :) azcık sabır :))
YanıtlaSilNe tür linklerden bahsettiğinizi anlamadım. Ben farkında değilim. Daha net yazar mısınız?
Ejderha detaylı kumaş da ayrı bir hayalgücüymüş! Benim aklıma gelmemişti :) ama kesin süperolurdu!
YanıtlaSilÇoook teşekkür ederim :)))
YanıtlaSilOf hem de nasıl?! :)
YanıtlaSilOyun siteleri açan linkler.himm o zaman sorun benim bilgisayarda olabilir.farkedilmeyecek gibi değil çünkü.
YanıtlaSilSevgili İrem inşallah bana da bir gün nasip olur oralara gitmek. Ancak sen ne kadar güzel gezip anlatmışsın. Yazıyı sonuna kadar hiç sıkılmadan okudum. Daha da varmı dedim. Sen bu dünyaya birilerine faydalı olmak için gelmişsin.Sevgilerr..
YanıtlaSilben sizin sitenize girdiğimde de görmüyorum o linkleri. size virüs girmiş. başka bir internet programı kullanabilir (google chrome mesela) veya kullandığınız internet programını yeniden yükleyebilirsiniz.
YanıtlaSilne güzel bir yorum bu! çok incesiniz teşekkürler.
YanıtlaSilKucak dolusu sevgiler :)
Çok teşekkür ederim.Evet sizinle bir ilgisi yokmuş,tamamen benim bilgisayarın gribal virüsü..Ayrıca verdiğim geç cevap için kendi adıma ciddi hayıflanıyorum ama gerçekten elim değmedi.Tekrar teşekkürler,sevgiler...))
YanıtlaSilTürk ana-babaların en önemli sorunu, çocuklarını önce alabildiğine şımartmak sonra da onların davranışlarından şikayet etmektir. Sizde de pek farklı değil.
YanıtlaSilyazıyı okumamış ya da okuduğunuzu anlamamışsınız galiba :)
Silkeyifli günler dilerim.
güzel bir çalışma olmuş, elinize sağlık ;)
YanıtlaSilÇok tatlısınız harika gezmişsiniz. Hep günleriniz böyle olsun.
YanıtlaSilEducation is very important specially technical education. When kids or children gooing to school then they must learn some activity like activity toys, RC toys, other like this stuff. boys toys
YanıtlaSilPlaying with play doh and making things out of those dirt is the most loved thing of my youngsters. After school when they return home, they show their imagination on making various things. In the wake of showing their abilities, they come to me and request acclaim. I give them somewhat prize as well.
YanıtlaSil